04 Ocak 2006

parça 1 : KISKANÇLIK

'Bak, şimdi söyleyeceklerime kızmak yok. Sen çok zeki, aynı derecede çekici, insanları kültürünle etkilemeyi becerebilen birisin ve ileride çok çok yükselme şansın var ama;
Şu kıskançlığın tüm o zekâ pırıltılarını bir anda yok edip sığlaştırabiliyor seni ve o anda bu zehirlenmiş halinle, yaptıklarınla, kendini aptal durumuna düşürüyorsun. İşte bu yüzden, belki de sırf bu yüzden, hiçbir zaman istediğin yere gelemeyeceksin tam olarak. O kıskandığın, yerinde olmak istediğin insanların sahip olduklarını ele geçirmeyi istemek yerine kendi değerlerini yaratmalısın. Bu tavrın senin gençliğinden de kaynaklanmıyor maalesef. Bazı kötülükler yaşsızdır, ezelden beri cehennem dolabında kapalı durmaktadırlar ve insanlar da ezelden beri onları oradan alıp kullanıp tekrar yerlerine koyarlar. Maalesef ölümlü oldukları için hiç biri sonsuza kadar kullanamaz. Bu nedenle döneceği yer cehennemdir bu kötülüklerin? İyisi mi sen bir an önce vazgeç istersen bu kullanımlardan ve tek derdi kendi olan biri ol, yoksa sonsuza kadar kaybedersin, öldükten sonra bile.'

Dedi ve kurduğu bu cümlelere kendisi bile inanamadı. Bundan sonra yapabileceği tek şey, bulunduğu ortamı terk ederken herkesin içinde rezil ettiği kişiyi ve içinde rezil edilen herkesi arkasında bırakmak ve onlara sırtını dönmenin ne kadar da yanlış ama gerekli olduğunu bilerek gitmekti.

(ilk yazılış tarihi: 07/06/2005)

Hiç yorum yok: